Işığın İzinde
- Zübeyir Süğlün
- 8 Haz 2022
- 1 dakikada okunur
Her gün geçtiğim bir yoldan daha erken geçmem gereken bir günde, aynı köprü altında yürüyordum. Her gün aynı saatte geçtiğim yerden daha erken bir saatte geçiyordum sadece. Gündoğumu, ışığı ve gölgeleri uzattıkça uzatıyordu. Zihnimizde çirkinliği çağrıştıran bu köprü altında, ışığın böyle güzel oyunlar yapacağını tahmin edemezdim. Güne erken başlayanlar daha uzun izler bırakıyordu.
O esnada duvar benim için bir sahne halini almıştı. Sadece sahneden geçen oyuncular birbirinden farklıydı. Her geçen insanının farklı bir hikayesinin olması ve aslında geçenlerin farklı hikayeler olduğunu düşünmek beni heyecanlandırıyordu. Bir sonraki geçecek kişiyi daha da merakla bekler oldum. Acaba bir sonraki karede nasıl bir hikaye beni bekliyordu?
Işık hızla değiştiği için seçici davranacak zamanım yoktu. O gün bir çok kare aldım. Bunların içinden en çok sevdiğim üç kareyi ayırdım. Onlardan birisini sizinle paylaşmak istiyorum. Bu arada bu fotoğrafı çekmek için işe geç gitmem gerekti. İşi fotoğraf çekmek olan birisinin, fotoğraf çektiği için işe geç kalması ne derece masum bilemiyorum.
Köprü altından o gün bir soruyla ayrıldım: bir sonraki gün aynı yolda yürürken, hala aynı kişi olarak yürümek bizi huzursuz etmeyecek mi?


Comments